Kurumsal

Kategori

EMRULLAH TURANLI'DAN İŞ ADAMLARINA DİKKAT ÇEKEN ÇAĞRI! (26.01.2017)

İş hayatına sıfırdan başlayan TAŞYAPI Grup Başkanı Emrullah Turanlı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dolarları yastık altı yapmayın, bozdurun” çağrısına destek verdi. Turanlı, “Dolar değil, iş stoku yapın. Bu ülke hepimizin” dedi
- Türkiye 15 Temmuz’u konuşurken, gündem ekonomiye döndü. Ekonominin iyiye gitmediği sinyalleri veriliyor. 
Aslında 15 Temmuz’un en önemli sebeplerinden biri de ekonomi. Çünkü gelir düzeyi artmadıkça, insanlar başka şeylere yönelirler. 15 Temmuz'u planlayan hainler Türkiye ekonomisinin iyi durumda olmadığını zannettiler. Bu darbe girişimini yaparsak, hiç kimse karşı gelmez diye düşündüler. Ama Türk milletinin sadece paraya dayalı isteklerinin olmadığını bilemediler. Bir parti üzerinden bu darbeyi yapmaya kalktılar. Ama millet kendi siyasetçisini kendi seçeceğini gösterdi.
- Sizce kriz kapıda mı? 
Tabii ki hayır. Kriz yok. Türkiye ekonomisi zor günler yaşıyor, bu doğru. Ama bu günleri geri döndürmek biz işadamlarının elinde. Ülkemizde ve dünyada yaşananlardan, Türkiye'nin üzerinde oynanan oyunlardan korkmayacağız. Bu ülkede bugüne kadar kazandıklarımızı yatırıma dönüştüreceğiz.
Bizi yöneten siyasiler, muhalif partiler, belediyeler, basın ve sivil toplum örgütleri de bizi destekleyecek. Ben de bir işadamı olarak agresif yatırım yapmaya devam ediyorum. Tabii bu sadece benimle olacak şey değil. Tüm işadamları aynı kanıda olmalı.
- Agresif yatırım bir risk, korkmuyor musunuz? 
Hiç korkmuyorum. Bu ülkede kazandım, elde ettiğim kazançları da bu ülkeye yatıracağım. Battık, bittik, kriz ülkeyi sardı gibi bir şey yok.
 ‘FAİZCİLİKTEN ÇOK ÇEKTİK’
- Ama gizli bir kriz var deniliyor... 
Kriz dünyada var. Kriz var diye yan gelip yatarsanız, faizciliğe dönerseniz işte o zaman kötü olur. Bu ülke faizcilikten çok çekti. Millet faiz aldı, yan geldi yattı. Onun için ülkemiz geride kaldı, ekonomisini tamamlayamadı. İşadamı faiz hesabı yapmayacak, yatırım yapacak. Ne kadar çok üretirsek o kadar itibarımız artar. Kimse bahane aramasın.
Elindekini, avucundakini yatırıma çevirsin. 81 ilde yatırım atağı başlasın. Dışarıdan gelen oyunlara kapılmasın. Bu ülkenin oyunlara değil, yatırıma ihtiyacı var. Siyasilerde milletin önünü tıkama alışkanlığından vazgeçmeli.
- Doların ateşi her yeri yakıyor. Sizi etkiliyor mu? 
Tabii ki etkiler. Neticede Türkiye, dünya ekonomisine entegre olmuş bir ülke. Ama etkilenmememizin yolu yatırımdan geçer. Hep reel yatırımdan bahsettim. Yerel yatırımın bu ülkeye gelmesi lazım. Hukuk devletiyiz. Hiç kimse korkmasın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ni kabul etmişiz.
Dünya işadamları çekinmeden Türkiye’de yatırım yapsınlar. Reel yatırım olmaz, hisse senedi yatırımı olursa, döviz cinsinden paralar yatırım aracı olarak görülürse Türkiye oyuna gelir. Reel yatırıma ve üretime ihtiyacımız var. 3.50’lik dolardan hiç korkmayın. Göreceksiniz 1.5 seneye kalmadan dolar 2.50 lira olacak. Bu millet 15 Temmuz’u nasıl tokatladıysa, doları da öyle tokatlayacak.

‘DERDİMİZ KAR ETMEK DEĞİL’

 - Siz önlem alıyor musunuz?
24 saat çalışıyorum. Şöyle sorarsanız daha iyi; ‘Derdiniz kar etmek mi, günü kurtarmak mı?’ Elbette amacımız kar etmek. İşletmeler kar etmeden ayakta duramaz. Ama kar etmeyi düşünecek günler de değiliz. Bugünlerde insanların iş bulmasını sağlayacağız.
Şirketlerimiz de zarar etmeyecek. İşlerimizi planlı yapmaya çalışıyoruz. Bugünlerde para kazanmıyoruz, zarar etmemeye çalışıyoruz. Maksat eleman çıkarmamak, paniğe kapılmamak ve ülkenin ekonomisini ayakta tutmak.
- Siyaset arenası toz duman. Yaşananlar kuşkusuz ekonomiyi etkiliyor. Bu durum işadamlarının moralini bozuyor mu?
Ülkemiz siyasetinin topyekûn elele vererek mücadele etmesi bize motivasyon olur. Tüm siyasi partilerin toplanıp, tek bir partinin fikirlerine uymasından bahsetmiyorum. Her partinin kendi siyasi görüşü ve ekonomi politikası olacaktır. Ama bazı ortak değerler var; ülkenin güvenliği, eğitim ve sağlık sistemi gibi.
Maalesef bugün partilerin ekonomi politikaları yok. ‘Türkiye’de işsizlik var’ deyip duruyorlar. Peki çözüm nedir? Çözümü söylemiyorlar. Mevcut iktidara çözüm alternatifleri sunmanız lazım. Süratle insanlarımızı eğitmemiz gerekiyor.

‘OHAL YATIRIMA ENGEL DEĞİL’ 

- TÜSİAD endişeli olduğunu söylüyor ve OHAL’in derhal kalkmasını istiyor. Siz buna katılıyor musunuz? 
Türkiye 50 yıldır yanlış yaptı. Bu yanlıştan geri dönmek şart. Bu da OHAL'le olur. OHAL'in vatandaşa ne zararı var? Bırakın OHAL, Türkiye'nin içindeki hastalıkları temizlesin. OHAL bana ‘yatırım yapma, sokağa çıkma, kredi bulma’ demiyor. Dolayısıyla OHAL'in kalkıp kalkmaması Türkiye’nin hukuk devleti oluşunu engellemez.
- Ticaret odalarına bir çağrınız var. Beklentiniz nedir? 
Ticaret Odası üyesi olduğum için oraya sesleniyorum. Seslenişim sadece ticaret odalarına değil, kendim dahil tüm Türkiye’ye, işadamlarına, meslek sahiplerine ve sivil toplum kuruluşlarına. Türkiye’nin derdini tek kişi çözemez. Kendimizi dünyaya anlatmamız lazım.
Çünkü biz kalkınmak, zenginleşmek ve dünyayla entegrasyon istiyoruz. Dünya bizi durduğu yerde anlamaz. Türkiye'nin 1 milyon 200 bin üyeli ticaret ve sanayi odaları var. Tek başımıza bir şey yapamayız. Ama sivil toplum örgütleri ve ticaret odaları dünyayla irtibata geçerse, uğradığımız haksızlıklar ortadan kalkar. Tüm derdim bu.

‘MÜCADELE TÜRKİYE İÇİN’

 - Bu çağrınıza odalardan yanıt geldi mi? 
Odalar Birliği’nden Ali Kopuz ve Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu aradı. Ne yapmak istediğimi anlattım. Başkan çok doğru bir konuya parmak bastığımı söyleyerek, teşekkür etti. Dünyayı İstanbul ve Türkiye'ye getireceklerini, fikrimin destekleneceğini söyledi. Türkiye kazanmadan ne ben kazanırım ne de başkaları. Türkiye'nin kazanması için hepimiz mücadele edeceğiz.
- Son günlerde belediyelerle sorunlar yaşıyorsunuz, anlatır mısınız? 
Milletin seçtiği belediye meclisi ve başkanıyla hiç bir sorunum yok. Ancak onların yaptığı haksızlıklara isyan ediyorum. Bu isyanım 40 yıldır sürüyor. Şiddeti gittikçe artınca isyanım da artıyor. Bugün Kadıköy Belediyesi yaptığı fiili zulmün sıkıntısını yaşıyor. Belediyeleri yöneten kişiler suç işleyemezler. Ama suç işlediler. Ben de bunları delilleriyle mahkemeye verdim. 3 yılda yapmam gereken işi 10 yılda yaptırdılar, engellediler.

‘TÜRKiYE’DE iŞSiZLiK YOK’

- AK Parti iktidarının ekonomi politikalarını nasıl buluyorsunuz? 
Kötü olsaydı şu süreci çok daha sıkıntılı geçirirdik ya da geçiremeyebilirdik. Ama işi daha sıkı tutmaları şart. İktidarın ekonomi politikalarının süratle desteklenmesi lazım. 81 ilimiz var.
Çay ocağından, fabrika kurmak isteyene kadar çok insanımız var. İllerin valileri, kaymakamları, belediye başkanları ve ilgili kurumları iş kurmak isteyen bu kişilerin önünü açmalı. Türkiye'nin sanayi tarımına geçmesi lazım. Sanayinin geliştirilmesi şart. Bakın Türkiye’de işsizlik yok.
- Nasıl yok? Veriler öyle demiyor… 
O verilere bakarak, araştırmadan kendimizi sıkıntıya sokuyoruz. Türkiye’nin 100 yıldır iyi yaptığı şeyler olduğu gibi, çok kötü yaptığı şeyler de var. Eğitim sistemini tam oturtamadık. Uygulamalı eğitim yapamadık. Bir gencimiz 20 sene okuyor ve mezun oluyor.
Ancak uygulamalı eğitim olmadığı için diplomalarıyla başarılı olamıyor. İş bilmediği için iş bulamıyor. O yüzden memleketimizde işsizlik yok. Sadece gençlerimiz iş bilmiyor. Pratik eğitimler verirsek, Türkiye kalkınır.

‘HER GÜN DOLAR BOZDURUYORUM’

- Cumhurbaşkanı’nın sözünü dinleyip, yastık altınızdaki dolarları bozdurdunuz mu? 
Dolar stoku değil, iş stoku yapıyorum. Her gün dolar bozduruyorum. Hiç dolar tutmam. Çünkü kredi kullanıyoruz. Krediyi kullandığımız zaman yatırım yapıyoruz. Dolarla falan işimiz olmaz. Şu bir gerçek.
Döviz kredisi kullandığımız doğru. Dünya piyasaları bunu tercih ediyor. Ama kullanırken TL kullanıyoruz. Türk lirasının hak etmediği kadar düşürüldüğüne inanıyorum.
Ne olmuş yani dolar 3.50 olduysa? 15 Temmuz başarılı olamadı diye ekonomiyi çökertmeye kalktılar. Bu yapılan ahlaksızlık. Peki Türkiye'de yatırımlar durdu mu? Herkes fabrikasının kapısına kilidi vurdu mu?